Ameliyatsız ASD Kapatma

Yazan: Prof. Dr. Şükrü Akyüz

Kalbin dört tane odası vardır. İki oda solda, iki oda sağdadır. Sağdaki odalardaki kanda oksijen az, soldakilerde ise fazladır. Solu sağdan ayıran bölmeler (duvarlar) sayesinde sağ ve sol tarafın kanları birbirine karışmaz. Bazı insanlarda ana rahmindeki bebekte (fetüs) kalp oluşurken bazı gelişimsel sorunlar olur ve bu bölmeler tam oluşmaz. Oluşamayan bölümlerde delik kalır. Bu deliklerden en sık görülenlerden biri sağ ve sol kulakçıkların arasındaki bölmede olur. Buna, tıp dilinde ASD (atriyal septal defekt) adı verilir. “Kulakçıklar arasındaki bölmede eksiklik” anlamına gelir.

ASD nedir

ASD türleri nelerdir?

ASD’ler bulundukları yere göre adlandırılırlar. Her 4 ASD vakasından 3’ü, kulakçıklar arasındaki bölmenin tam ortasında bulunur (B harfi) ve ostium sekundum tipi ASD olarak adlandırılır.

atrial septal defekt

ASD, kalbi nasıl etkiler?

ASD denilen delik, bir miktar kanın sol kulakçıktan sağ kulakçığa kaçmasına neden olur. Kaçak nedeniyle kalbin sağ tarafı, gerektiğinden daha fazla kan alır ve iş yükü artar. Zamanla, bu ilave kan hacmi yüzünden kalbin sağ tarafı büyür. Bu, sonuçta kalbin çalışmasını bozar. Kalp ve akciğerler üzerinde bu etkilerin oluşması deliğin büyüklüğü ile yakından ilişkilidir; ASD ne kadar büyükse soruna neden olma ve tedaviye ihtiyaç duyma olasılığı da o kadar fazladır.

ASD'nin belirtileri nelerdir?

ASD doğumdan itibaren var olsa da birçok insanda yetişkinliğe kadar belirtiler (semptomlar) görülmez. Bazen, 40-50 yaşına kadar fark edilemeyebilir. Fark edildiğinde en sık, çabuk yorulma ve nefes darlığı olur. Küçük delikler, kalbe fazla iş yüklemedikleri için genellikle hiçbir zaman soruna yol açmazlar. Çok büyük delikler ise bebekken bile belirti verebilirler; iştahsızlık, beslenme zorluğu ve büyüme geriliği söz konusu olabilir. 

ASD'nin komplikasyonları nelerdir?

  • Kalp yetersizliği: Kalbin sağ tarafı, kendisine gelen normalden fazla miktardaki kanı pompalamak zorunda kaldığından zamanla yorulup güçsüzleşebilir ve sonuçta kalp yetersizliği (yetmezliği) gelişebilir.
  • Kalp ritminde bozulma: Patolojik olarak büyüyen kalp dokuları elektriksel dengesini korumakta zorlanabilir. Anormal odaklardan gereksiz uyarılar çıkabilir ve bu, kalbin düzensiz atmasıyla sonuçlanabilir.
  • Kalp kapaklarında kaçak: Kalp büyüdüğünde kapakları oluşturan bölümler  birbirinden uzaklaşır ve kapaklar normal bir şekilde kapanamazlar. Sonuçta, özellikle sağ kapakta (triküspit kapak) kan kaçağı oluşabilir.
  • Akciğer sorunları: Sol taraftan sağ tarafa geçen kaçak kan akciğerlere pompalanır. Akciğerlerde, artan kan akışı çeşitli sorunlar (zatürre vb.) yaratabilir.
  • Akciğer damarında kan basıncının artması: Sol taraftan sağ tarafa geçen kaçak fazla kanın neden olduğu yüksek basınçtır. Tıbbi adı, pulmoner hipertansiyondur. 
  • İnme (felç): Bazen bacaklarda herhangi bir nedenden dolayı pıhtı oluşursa ve bu pıhtı yerinden kopup toplardamarlar yoluyla kalbe gelirse bu delikten geçip sol kulakçığa geçebilir. Buradan da kalbin kanı pompalamasıyla beraber beyni besleyen bir damara gidebilir. Beyin damarının bir yerinde takılıp kalabilir ve o kısma giden kan akışını engelleyerek felce neden olabilir. 

ASD'nin sebepleri (risk faktörleri) nelerdir?

ASD’nin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Doğumdan önce meydana gelen genetik değişiklikler neden olabilir. Hamileyken; alkol, sigara, kızamıkçık gibi enfeksiyonlar, madde kullanımı (kokain vb.), diyabet (şeker hastalığı), bazı hastalıklar ve ilaçlar bu genetik sorunları tetikliyor olabilir.  

ASD nasıl teşhis edilir?

  • EKO (Ekokardiyografi; kalp ultrasonu): ASD tanısındaki temel tetkiktir. Ses dalgalarını kullanarak çalışan bir alettir. Kalbin filmini çeker. Delik ve içinden kaçan kan çoğu vakada doğrudan görülebilir.
  • TEE (Yemek borusu yoluyla yapılan EKO): Göğüsten yapılan klasik EKO’da kalpteki delik her zaman görülemez, ama var olduğunundan şüphelenmeye neden olan başka bulgular saptanmış olabilir. Bu durumda, kalple komşu olan yemek borusu içinden EKO yapmak daha net görüntülerin elde edilmesini sağlar. Bunun için, yemek borusuna kalem çapında esnek bir kablo gönderilir. Bu kablonun ucunda görüntü elde etmeyi sağlayan özel bir mekanizma vardır. Bu sayede; deliğin büyüklüğü, şekli ve yeri detaylı bir şekilde saptanır. TEE, deliğin ameliyatsız yöntemle kapatılması sırasında da doktorlara yol göstermede kullanılır.
  • Emar (Manyetik rezonans görüntüleme; MRI): Bu cihaz, manyetik alan kullanılarak kalbin filmini çeker. TEE ile tanı konulamayan durumlarda tercih edilir.
  • BT (Bilgisayarlı tomografi): Bu cihaz, X-ışınlarını (radyasyon) kullanarak kalbin filmini çeker. Bu da TEE ile tanı konulamayan durumlarda tercih edilir.

ASD nasıl tedavi edilir?

Çoğu ASD çocukluk döneminde kendiliğinden kapanır. ASD kendiliğinden kapanmasa bile, eğer delik çok küçükse kapatılmasına genellikle gerek yoktur; çünkü herhangi bir soruna yol açmazlar. Ancak, küçük olmayan ASD’lerin çoğuna günün birinde müdahale etmek gerekir. Müdahale ise ya ameliyatla ya da ameliyatsız yöntemle olur.

  • Ameliyatla kapatma: Bu operasyonu kalp cerrahları yapar. Ameliyatta; önce göğüste küçük bir kesi yapılır ve kalbe ulaşılır. Kalpteki deliği kapatmak için yama tercih edilir. Yama için kumaş benzeri bir malzeme ya da hastanın kalp zarı kullanılabilir. Ameliyat, hastanın kalbi durdurularak ve bu süreçte kalp-akciğer pompası kullanılarak yapılır. Genellikle, göğsün yanından küçük bir kesiyle ameliyat yapılabilir. Nadiren, robotik cerrahi de tercih edilebilir.
ASD ameliyatı
Ameliyat ile Kapatma
  • Ameliyatsız yöntemle kapatma: Bu operasyonu kalp cerrahları değil; girişimsel kardiyologlar veya pediatrik/konjenital kardiyologlar yapar. Girişimsel kardiyologlar,18 yaşından büyük hastalara işlem yapan doktorlardır. Ameliyatsız yöntemde şemsiye benzeri bir cihaz ile delik kapatılır. 
Şemşiye benzeri cihaz
ASD kapatma cihazı
ASd'nin ameliyatsız kapatılması
Ameliyatsız Yöntem ile Kapatma

ASD'yi ameliyatla mı kapatmak daha iyi, ameliyatsız yöntemle mi?

Mümkünse ameliyatsız yöntem tercih edilir; çünkü daha güvenli bir yöntemdir. Göğüste yara izi olmadığından estetik kaygılara da neden olmaz. Ancak, ameliyatsız yöntemle sadece yukarıdaki şekilde B harfiyle gösterilen ostium sekundum tipi ASD’ler kapatılabilir. Ostium sekundum tipi ASD vakalarının %90’ı kapatmaya uygundur; %10 vaka ise ya delik çok büyük olduğundan ya da cihazın tutunacağı uçlar anatomik açıdan yetersiz olduğundan ameliyat gerektirir. Diğer ASD türlerinde (A, C, D, E harfleri) ameliyat tek seçenektir.

ASD ne zaman kapatılır?

Soldan sağa kaçan kanın etkisiyle kalbin sağ karıncığının büyümeye başladığı görülürse artık ASD kapatılmalıdır. Ancak, çok ileri vakalarda ASD’yi kapatmak maalesef fayda sağlamaz; hatta zarar bile verebilir.

ASD'si olan biri ne kadar yaşar?

Araştırmalar, zamanı geçmeden ASD kapatılırsa ömrün normal insanlarınkine yakın olduğunu göstermektedir. Ancak, geç kalanlarda, yani 40 yaşından sonra ASD’si kapatılanlarda ömür kısmen daha kısa olabilir. Çünkü, delik kapatılana kadar geçen sürede yıllar içinde artık düzelemeyecek (geri dönüşümsüz) aşamaya gelinmiş olabilir. Yani, kalbin sağ tarafında yetersizlik ve akciğer atardamarında yüksek kan basıncı kalıcı hale gelmiş olabilir.

Ameliyatsız yöntemle ASD kapatmanın başarı oranı nedir?

Genel olarak, teknik başarı oranı >%95’tir.

ASD kapatma işleminin riskleri nelerdir?

Her girişimsel işlem gibi bu işlemin de riskleri bulunmaktadır. Ama, bunlar çok nadiren gerçekleşir. Cihazın yerinden çıkması ve cihaz üzerinde pıhtı oluşması gibi önemli komplikasyonlar her 100 kişiden 1’inde; ölüm ise her 1000 kişiden 1’inde meydana gelir.

Bu riskler beni kaygılandırdı, ne yapmalıyım?

Kaygılanmakta haklı olabilirsiniz, ama unutmayın: Bu komplikasyonlar çok nadir gelişir. Önemli olan işlemin gerçekten gerekli olup olmadığıdır. Eğer, güncel bilimsel verilere ve kılavuzlara uygun bir şekilde karar verilmişse bu işlemden kaçınmak aslında kendinizi daha önemli risklere (kalp yetersizliği vb.) çok daha fazla maruz bıraktığınız anlamına gelir.

ASD kapatma işlemi ne kadar sürer?

Genellikle, 1 saat. Ancak, deliğin anatomik özelliklerine göre bu süre daha kısa ya da uzun olabilir.

İşlem, kalp ameliyatlarında olduğu gibi kalp durdurularak mı yapılır?

Hayır. Kalbin durdurulmasına gerek yoktur.

ASD kapatma işlemi sırasında ağrı duyacak mıyım?

Hayır. İşlem ya sedasyon altında ya da genel anestezi altında yapılır. Fark şudur: Genel anestezide hastanın solunum yoluna tüp takılır (entübasyon) ve hastaya havayı solunum cihazı verir; sedasyonda ise solunum tüpü takılmaz, solunum cihazına bağlanılmaz, hasta sadece uyutulur, solunumunu kendi yapar. Her iki teknikte de hastanın işlem boyunca ağrı hissetmesini engelleyen ilaçlar verilir. Genel anestezi (entübasyon) ile işlemi yapmak hasta açısından daha konforludur.

İşlemden sonra hastanede kaç gün kalacağım?

Çoğu hasta ertesi gün taburcu olur.

ASD kapatma cihazı sonradan yerinden oynar mı?

Yerinden sonradan oynamış olduğu anlaşılan vakalar literatürde bildirilmiş olsa da bu çok nadir bir durumdur. Birkaç ay içinde cihazın üzeri dokuyla kaplandıktan sonra hareket etmesi mümkün değildir.

Cihazı vücudumda hisseder miyim?

Hayır.

Cihaz vücudumda ömür boyu kalacak mı?

Evet. Cihazı geri çıkarmak söz konusu değildir.

ASD kapatma işlemi sonrası kan sulandırıcı ilaç kullanacak mıyım?

Evet. Genellikle, ilk 2-3 ay iki tane kan sulandırıcı ilaç birlikte kullanılır. Bunlardan biri genellikle düşük doz Aspirin (Coraspin veya Ecopirin), diğeri ise etken maddesi klopidogrel olan başka bir ilaçtır. 2-3 aydan sonra bunlardan birisi kesilir; diğeri ile 6. aya kadar devam edilir. 6. aydan sonra kan sulandırıcı ilaç kullanmaya gerek yoktur.