Kalp Zarında Sıvı Birikmesi

Yazan: Prof. Dr. Şükrü Akyüz

Kalbin dış yüzeyinde iki tabakadan oluşan ince bir zar bulunur. Bu zarların arasında kalp çalışırken sürtünmeyi azaltan kaygan bir sıvı vardır. Bu sıvı, normalde çok az miktardadır. Bazı hastalıklar sonucunda bu sıvı anormal bir şekilde artabilir ve kalp zarı arasında birikebilir. Tıp dilindeki adı “perikart efüzyonu”dur.

Kalp zarında neden sıvı birikir?

Kalp zarında sıvı birikmesinin en sık nedeni zarın iltihaplanmasıdır. Bu iltihaplanmanın en sık nedeni de viral enfeksiyonlardır. Ülkemizde verem (tüberküloz) mikrobu da önemli bir etkendir. Diğer nedenler şunlardır:

  • Bağışıklık sistemi bozuklukları [Otoimmün hastalıklar (Lupus-SLE, romatoid artrit vb.): Enfeksiyona bağlı olmayan iltihaplanma]
  • Kalp krizi (Kanama veya iltihaplanma)
  • Kalp ameliyatı sonrası (Kanama veya iltihaplanma)
  • Böbrek yetersizliği (Toksik maddelerin birikmesi)
  • Kanser (Tümörün kalp zarına sıçraması ve diğer mekanizmalar)
  • Hipotiroidi (Tiroid bezinin az çalışması)
  • Kaza ve yaralanmalar (Kan birikmesi)
  • Göğüs bölgesine alınan ışın tedavisi (Radyoterapiye bağlı zarın hasarlanması)
  • Bazı ilaçların yan etkisi (Fenitoin, varfarin, heparin, prokainamid vs.)
  • Diğer nadir nedenler
Kalp zarında sıvı toplanması

Kalp zarında sıvı toplandığında hangi belirtiler olur?

Her hastada aynı belirtiler olmayabilir. Bazen, hiç belirti bile olmaz ve sıvı birikmesi başka bir nedenle yapılan kalp ultrasonunda tesadüfen saptanır. Ama, hasta genellikle şu belirtilerden bazılarıyla başvurur:
 
  • Çabuk yorulma
  • Göğüs ağrısı
  • Nefes darlığı
  • Öksürük
  • Ateş
  • Çarpıntı
  • Bacaklarda şişlik
  • Karında şişlik

Kalpte sıvı biriktiği nasıl anlaşılır? Nasıl teşhis edilir?

  • Kan tahlili
  • Göğüs röntgeni
  • EKG
  • EKO: Diğer adı, kalp ultrasonudur. En önemli tetkiktir; kesin tanı için şarttır.

Kalpte sıvı birikmesi nasıl tedavi edilir?

İlaçlar, sıvı birikmesinin nedeni iltihaplanma ise tedavi edici olabilirler. İbuprofen gibi non-steroid anti-inflamatuvar ilaçlar ve kolşisin ana ilaçlardır. İltihaplanma olsun veya olmasın, çok fazla miktarda sıvı toplanmışsa veya kalbe bası yapıyorsa bu, hayati risk teşkil eder. Bu durumda, sıvının mekanik olarak boşaltılması gerekir. Boşaltma; ameliyatla veya ameliyatsız yöntemle yapılabilir.

Kalp zarında biriken sıvı için ameliyat mı, ameliyatsız yöntem mi daha iyi?

“Perikardiyosentez” denilen ve iğne yardımıyla yapılan ameliyatsız yöntem tercih edilen yöntemdir. Ancak, her hasta anatomik açıdan iğneyle boşaltmaya uygun olmaz. Bu durumda ameliyat gerekir. Ameliyatta, kalp zarının bir kısmı alınır ve bu kısımdaki açıklıktan (pencereden) sıvının göğüs boşluğuna sürekli akması sağlanmış olur. Sıvı buradan kana, kandan da böbreğe gider ve idrar yoluyla atılır. “Perikardiyal pencere” adı verilen bu ameliyat, iğneyle başarılı bir şekilde boşaltılmış olsa bile tekrardan sıvı biriken hastalarda da yapılabilir. Nadiren, tüm kalp zarının ameliyatla alınması gerekebilir (Perikardiyektomi). Son yıllarda, pencere açma işlemi ameliyatsız yöntemle balon şişirilerek de yapılabilmektedir. Ameliyatsız yöntemde kesi değil küçük bir giriş deliği içinden genellikle iki tane balon, şişmemiş vaziyetteyken kalp zarına gönderilir ve kalp zarı hizasında ayarlanır. Balonlar şişirilince kalp zarı yırtılır ve oluşan açıklık pencere görevi görür. Bu yöntemde (balon perikardiyotomi), ameliyatın aksine genel anesteziye gerek yoktur ve büyük bir yara izi kalmaz. Ameliyatsız yöntemin, yani iğneyle boşaltma ve balonla pencere açmanın nasıl yapıldığını daha iyi anlayabilmek için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz. 

Perikardiyal pencere
Görsel, Interventional Procedures for Structural Heart Disease'den alıntıdır.

Kalp zarında biriken sıvı ameliyatsız yöntemle nasıl boşaltılır?

Önce, kalp ultrasonu, yani EKO’nun gösterdiği görüntüler sayesinde sıvının en kolay boşaltılabileceği yeri göğüste tespit ederiz. Hastanın ağrı hissetmemesi için bu bölgeyi uyuşturduktan sonra bir iğneyi göğüs duvarından kalbe doğru ilerletiriz. Kalp zarında biriken sıvıya denk geldiğimizde içi boş olan bu iğneden sıvının çekilebildiğini görürüz. Sonra, iğneyi çıkarıp onun yerine ince bir plastik boru, yani kateter yerleştiririz. Bu kateterle tüm sıvıyı çekerek boşaltırız. Sıvı birikiminin devam edebilme olasılığı nedeniyle kateter kalp zarları arasında birkaç gün daha kalır. Sıvının artık gelmediğini gördüğümüz gün kateteri çıkarırız. Çoğu hastada sıvı bir daha birikmez. Ama, nadiren bazı hastalarda birkaç hafta ya da birkaç ay sonra sıvı tekrar birikebilmektedir. Bu durumda, kalp zarında iğne deliğinden daha büyük bir delik, yani pencere açmak gerekir.